Sağlık ve beslenme: Aslında ayrılmaz bir ikili iken; önemi gelişen dünya ve yaşanan salgınlarla anlaşılmaya başlandı.

Tabi bir de hızla artan obezite ve buna bağlı gelişen hastalıkların artış oranlarındaki hız; dikkatleri sağlıklı yaşam ve sağlıklı beslenmeye çekti.

Aslında yaşamın her döneminde amaç; bugün ve yarınlarda iyi hissettiğimiz bir ömür sürmek. Bunun için de sağlıklı olmak temel gereksinim. Fiziksel ve mental olarak Sağlıklı kalmak için de ‘yeterli ve dengeli beslenme’ en temel şart.

En çok yapılan hatalar

Sağlıklı beslenme her insanın besinlerle; yaşına, kilosuna, boyuna uygun günlük enerji ihtiyacının ve tüm hücresel düzeyde ihtiyaçlarının karşılandığı, yaşam şekli haline getirilmesi gereken bir süreçtir.

Sağlıklı beslenme içeren bir diyet, aynı zamanda kişinin günlük yaşam şekline uyum sağladığı bir adaptasyon sürecini kapsar. Özellikle diyetin, diyet yapan kişinin yaşamına uyum sağlaması, diyet yapanın diyete uyum sağlaması kadar önemlidir. Ancak böylece sağlıklı beslenme bir yaşam şekli haline dönüştürülür.

Her insan diyet öncesinde farkında olarak yada olmayarak dengesiz veya yanlış veya yetersiz beslenme veya uzun saatler aç kalma ya da yüksek kalorili beslenme gibi birçok beslenme hataları yapıyor. Tüm bunlar sonrası sağlıklı beslenmeye geçmek, beslenme düzenimizin oldukça değiştiği bir geçiş oluyor. Bu nedenle geçiş sürecini de iyi yöneterek dengeli beslenmek çok daha büyük önem taşıyor.

Geçiş süreci vücudu fabrika ayarlarına döndürecek, stres yaratmayacak ve vücudunu yoksunluğa sokmayacak nitelikte olmalıdır.

Günlük su tüketimi

Doğadaki tüm diğer canlılar gibi vücudumuz da tüm ağır işlerini, yaşamsal faaliyetlerini gündüz saatlerinde yaparlar. Canlı metabolizması gündüz saatlerinde enerji, vitamin, minarel, protein vb. makro ve mikro besin öğelerine daha çok ihtiyaç duyar ve aktif olarak kullanır.

Diyet sürecinde tüm bunların karşılanması çok önemlidir:

•Vücudun yapım, onarım, bakım işleri ve tokluk hissinin uzun sürmesi için protein içeren besinler tam alınmalıdır. Yanında da bol posa liff alınması, sağlıklı yağ ve karbonat tüketiminin sağlanması gerekir.

•Yeterli sıvı tüketilmeli ve klinik bir engel yoksa (böbrek hastalıkları vb.) kilo basına 33-35ml su günlük tüketilmelidir.

Bunlar karşılanmadığı ve ya az karşılandığında dokularda ve hücresel düzeyde açlık yaşanır. Buna bağlı olarak ya yağdan kilo aşır ya da kas ve doku ile beraber kilo kaybı yaşanır. Bu da sağlıklı, kalıcı ve istenen bir zayıflama şekli değildir.

Lakin tüm bunlara dikkat edilse de sağlıklı beslenmeye geçiş sürecinde ve sağlıklı beslenme yaşam şekli haline gelip günlük hayata adapte olana kadar zorlanmalar ve iştah durumunda değişimler yaşanabilir.

Özellikle kronik hastalıklar (troid hastalıkları, diyabet, hipertansiyon, böbrek yetmezliği, kalp damar hastalıkları vb.) varsa diyetisyen takibinde ve kontrollü şekilde diyet yapmalıdır. Aksi taktirde; riskli sağlık sorunlarına, hastalık yoksa da genel klinik durumun bozulmasına neden olabilir.

Karar sizin!

Tüm çabalara rağmen yaşam telaşı içinde; sağlıklı beslenmeye kalıcı geçiş sağlanamadığında, mevsimsel geçişlerde ve ya özellikle kadınların regl dönemlerinde bağışıklık sisteminin sarsılması gibi sorunlar oluşur. Enfeksiyon hastalıklarına karşı yatkınlık artar. Uzun vadede ise kalp, damar endokrin hastalıklar başta olmak üzere kanser ve diğer organ hastalıkları gelir. Bu nedenle sadece zayıflatan değil, sağlık durumunuzu geliştiren, besleyici ,koruyucu ve kalıcı bir sağlıklı beslenme planlanmalıdır.

Unutmayın ne yiyorsanız her hücreniz onlardan oluşuyor. Organlarınızın ve vücudunuzun ne ile dolmasını istediğinize siz karar verin.