Silahların devre dışı kalması barışın sadece ilk aşamasıdır

Silahların devre dışı kalması barışın sadece ilk aşamasıdır
HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş Qad-Barış Meydanı isimli web sitesine "Haydi Meydana" başlığı ile bir yazı yazdı. Demirtaş yazısında Devlet Bahçeli’nin çağrısıyla başlayan süreçle ilgili görüşlerini aktardı.

Yeni Durum- Selahattin Demirtaş, Almanya’nın Köln kentinde kurulan QAD-Barış Araştırmaları Derneği’nin kurduğu "Qad-Barış Meydanı" web sitesine yazı yazdı. Demirtaş, ”Haydi Meydana" başlıklı yazısında bazı kesimler tarafından yeni çözüm süreci olarak lanse edilen, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin PKK kurucusu Abdullah Öcalan’a, örgüte silah bırakması talimatı vermesi çağrısıyla başlayan sürece ilişkin görüşlerini yazdı.

"Silaha hükmetme gücümüz olmadığından..."

Silahların bırakılmasını barışın ilk sadece ilk adımı olduğunu belirten Demirtaş, “Barışın adil, kalıcı ve sorun çözücü olabilmesi için asıl olarak sonraki aşamada, yapılacaklar önemli ve belirleyicidir.” dedi. Demirtaş yazısında şunları yazdı:

"Her şeyden önce şunun farkındayız: Silahların devre dışı kalması barışın sadece ilk aşamasıdır. Literatürde bu duruma “negatif barış” denilse de, ben “siyasal barış” demeyi tercih ediyorum. Bunun ardından, tüm çatışma potansiyellerinin ortadan kaldırılacağı pozitif barışı (toplumsal barışı) inşa süreci başlayacak, başlamalıdır. Silaha hükmetme gücümüz olmadığından, negatif barış aşamasında karar verici olamasak da, bu aşamanın onurlu bir anlaşmayla tamamlanması ve pozitif barışın inşa sürecinin önünü açacak şekilde gerçekleşmesi için gayret ediyoruz. Fakat asıl işimiz, esas sorumluluğumuz sonrasına ilişkindir. Çünkü barışın adil, kalıcı ve sorun çözücü olabilmesi için asıl olarak sonraki aşamada, yani silahlar bırakıldıktan sonraki dönemde yapılacaklar önemli ve belirleyicidir. İnsan haklarına, kurumsal bir demokrasiye, temel hak ve özgürlüklere, ekonomide adil paylaşıma dayalı bir sistem, bir yönetim veya rejim kurulamazsa eğer, barışın bağlı olduğu pamuk ipliği illaki bir yerlerden kopar.

"İğneyi kendimize batırarak başlamalıyız"

Öncelikle, enine boyuna tartışıp toplumsal barış için bir yol haritası çıkarmak durumundayız. Sonuçta şunu çok iyi biliyoruz ki, silahlar devre dışı kalınca demokrasiye kendiliğinden geçiş diye bir şey olmayacak. Bunun için, önümüzde zorlu ve uzun bir mücadele süreci olacak. Demokrasiyi öncelikle kendi içimizde bir kültüre dönüştürme çalışmalarından başlayarak toplumsallaştırmaya yönelik her tür çalışmayı cesurca tartışmak zorundayız. Belki de işe, iğneyi kendimize batırarak başlamalıyız: Biz gerçek birer demokrat olmadan, kurumlarımız demokrasinin işlediği sivil merkezlere dönüşmeden, neyi, kimi, nasıl değiştirebiliriz ki? Adalete, eşitliğe, özgürlüklere dayanmayan ve doğrudan demokrasiye en yakın modelleri inşa etmeden barışı kalıcı hale nasıl getirebiliriz ki? Ve elbette özgürce tartışmadan, konuşmadan, araştırmadan bu soruların yanıtlarını nasıl bulabiliriz ki?" (Haber Merkezi)