"Suçlanan kişiye söz hakkı vermek ne zamandan beri suç oldu?"
Yeni Durum- İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun düzenlediği basın toplantısında ismi geçen bilirkişi ile yapılan telefon görüşmesinin Halk TV’de 'izinsiz kayda alınıp yayınlandığı” gerekçesiyle soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında gazeteci Barış Pehlivan, sorumlu müdür Serhan Asker ve sunucu Seda Selek gözaltına alındı. Halk TV, soruşturma ve gözaltılarla ilgili yazılı açıklama yaptı.
“Gazetecilik yaptık”
“Türkiye, pazartesi gününden bu yana bir gazetecilik faaliyetinin, yargı sopasıyla kriminalleştirilmesini konuşuyor. Gazetecilik yaptık, cevap hakkı kullandırdık, şimdi gazeteciliğe, Halk TV’ye bedel ödetilmeye çalışılıyor” denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
Selek: Söz konusu kaydın yayınlanma kararında dahlim yoktur
Gözaltına alınan Barış Pehlivan’ın ifade tutanağının tam metni
Halk TV binası önünde gazeteci gözaltılarına protesto
“Yapılmak istenenin farkındayız. Buna rağmen izleyicilerimize ve bize güvenen dostlarımıza, açıklama yapmayı sorumluluğumuzun gereği olarak gördük. Peki o gün ne oldu? İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu’nun basın toplantısında dile getirdiği bilirkişiye, yerinde bir gazetecilik refleksi göstererek Halk TV ulaştı. Yani her gazetecinin, basın organının yapması gereken şeyi ilk ve o an sadece Halk TV yapmıştır. İmamoğlu’nun canlı yayınlanan açıklamasından sonra alenileşmiş dosyalar üzerinden suçlanan kişiye söz hakkı vermek, iddialara cevabını sormak ne zamandan beri suç oldu?
“Ortada gizli kapaklı yapılmış söyleşi yok”
Barış Pehlivan, zikredilen isme ulaşarak iddiaları sordu. Kendisini tanıtarak Halk TV’den aradığını söyledi, iddialara ne cevap vereceğini öğrenmek istedi. Halk TV’de yayına da davet etti. Nerede yaşadığını sordu, buluşmak istediğini belirtti. Konuşmanın ilerleyen bölümlerinde söz konusu isme yaşını sordu, haber kaynağı espriyle cevap verdi. Yani ortada zorla alınmış, yaratılmak istenen algının aksine gizli kapaklı yapılmış bir söyleşi yok. Tekrar edelim; tek amaç, kendisine suçlamalar yöneltilen bir isme cevap hakkı kullandırmak, gazetecilik deyimiyle ‘haberi ilerletmek’ti.
“Bunları yayınlamayın’ dememişti”
Söz konusu kişi suçlamaları kabul etmediğini, Ekrem İmamoğlu’nun doğru söylemediğini ifade etti. Bu bölümler de eksiksiz bir şekilde ekrana verildi. Amaç gazetecilik dışında bir şey olsaydı, bu bölümler rahatlıkla kesilip ekrana yansıtılmayabilirdi. Üst üste sorular sorulmuş, haber kaynağı tamamına cevap vermiş, telefonu kapatmamış, ‘bunları yayınlamayın’ dememiş. Arayanın bir gazeteci olduğu, üstelik kamuoyunda hayli tanınan bir gazeteci olduğu ortada. Barış Pehlivan’ın, hiç tanımadığı birini sohbet etmek için aramadığı ortada.
“Haber çarpıtılmamıştır”
Bu görüşmeyi kaydeden Barış Pehlivan değil. O sırada birlikte bulunduğu Halk TV Program Koordinatörü Kürşad Oğuz’dur. O da bir gazetecilik refleksiyle kaynağın açıklamalarını kayıt altına almıştır. Bu, planlanarak yapılmış bir kayıt değildir. Haber kaynağı arandığında, aranan kişinin doğru isim olduğu anlaşıldığında gazetecilik refleksi gereği kayıt başlatılmıştır. Görüşmenin hemen ardından yine gazetecilik refleksiyle açıklamalar, yayına verilmiştir. Yayınlanmasına karar veren Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş’tır. Gazetecilik saikiyle, cevap hakkı çerçevesinde bir yayın yapılmıştır. Haber çarpıtılmamıştır. Kaynağın sözleri kesilip biçilmemiş, söyledikleri olduğu gibi aktarılmıştır.
“Bize yasak olan onlara yasal mıdır?”
Bu kaydı yayınlanmak suçsa, Halk TV’ye linç kampanyası başlatmak ve yürütmek için Melih Gökçek ve AK Parti Tanıtım ve Medya Başkanı Hamza Dağ’ın aynı kaydı yayınladığını ve hala silmediklerini hatırlatmak isteriz. Aynı kayıt aynı gün Beyaz TV’de de yayınlanmış, üzerine yorumlar yapılmıştır. Bu kaydı yayınlamak Halk TV için suçsa Beyaz TV için suç olmayacak mıdır? Bize yasak olan, onlara yasal mıdır?
Gazeteciler Barış Pehlivan ve Serhan Asker gözaltına alındı
RTÜK Başkanı Şahin'den Halk TV'ye: 'Gereği yapılacak'
Halk TV ve Barış Pehlivan hakkında soruşturma başlatıldı
Bu vesileyle Barış Pehlivan, Serhan Asker ve Seda Selek’in gözaltına alınmaları üzerine destek için arayan, mesaj atan, yayına katılan, akşamın bir saatinde soğuk havaya rağmen dayanışma göstermek için kanalına koşan izleyicilerimize minnettarlığımızı ifade etmek isteriz.”
Mahiroğlu'ndan Fatih Portakal'a tepki
Halk TV Yönetim Kurulu Başkanı Cafer Mahiroğlu da gözaltılarla ilgili açıklama yaptı. Mahiroğlu açıklamasında isim vermeden, dün akşam canlı yayında Barış Pehlivan'la ilgili tepki çeken ifadeler kullanan Fatih Portakal'a da tepki gösterdi. Mahiroğlu şunları yazdı:
"
Sevgili Türk halkı, Halk'ın gazetecileri Barış Pehlivan, Serhan Asker ve Seda Selek'in gözaltına alınması sonrasında gösterdiğiniz dayanışmadan dolayı hepinize şükranlarımı sunuyorum. Kiminiz yürüyerek, kiminiz koşarak geldiniz, kiminiz dayanışma göstermek için çocuklarınızla saatlerce Halk TV önünde beklediniz. Bugüne kadar olduğu gibi bugün de tereddütsüz desteğinizi gösterdiniz. Bundan sonra da Halk TV dostları ile "Ya hep beraber ya hiçbirimiz" şiarıyla yürüyeceğiz. Birlikte güçlü olduğumuzu biliyoruz. Ama bu zor günlerde, dost görünümlü, Truva atına saklanmış içimizdeki düşmanları da gördük. Bilgi ve becerisi şovmenlikten ibaret olan çürük meyveleri sepetimizden atacağız. Sevgili Türk halkı, demokrasiye inanmış, özgür, müreffeh Türkiye'ye özlem duyanlara senelerdir bu ekrandan sesleniyoruz. Bugün de yine inandığımız, uğruna mücadele verdiğimiz, bedel ödediğimiz değerler için aynı cesaretle haykırıyoruz. Dünden beri yaşananlar hukuk çerçevesinde izah edilecek olaylar değil. Düşman hukuku-dost hukuku ayrımı yapılıyor. Son haftalarda bir fırtınanın kopacağından bahsediliyor. O fırtınalar bizi yıldıramaz. Biz bu toprakların çocuklarıyız. Kendi ülkemizin fırtınası bizi ancak doğduğumuz topraklara serpiştirir.O yüzden ne korkarız ne de sineriz."
(Haber Merkezi)