"Beni devre dışı bırakmak istiyor"
Yeni Durum- İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, basın mensuplarının sorularını yanıtladığı bir açıklama yaptı.
İmamoğlu, hakkında açılan davalarla ilgili olarak, "25 yıla yakın hapis cezasıyla yargılanan ve hakkında siyasi yasak istenen ben diyorum ki bütün bunların arkasında Sayın Cumhurbaşkanı var" şeklinde konuştu.
İmamoğlu için 4 yıla kadar hapis istemi
"Biz mertçe mücadeleye hazırız"
İmamoğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:
"Türkiyemizi ve milletimizi derinden üzen ve gerçekten yargı sistemimize büyük bir kara leke gibi işlenen bir zaman dilimini yaşıyoruz. Bunu Türkiye’miz birkaç kez daha yaşamıştır. Yakın zamanda bundan 10 küsur sene önce de Türkiye’de buna benzer karar alma süreçleri yaşanmıştır ama tabiri caizse bu kadar pervasız bu kadar kötü karar alma sürecini, ülkemiz bu denlisini ilk kez yaşıyor. Savcının oluşan iddianamesiyle şu anda beşinci siyaset yasağı ile ilgili bir iddianame ve mahkeme süreci ve 25 yılı aşan hapis cezasıyla yargılanan bir kişi durumundayım. Mevzu olan bu mahkemelerin ve iddianameleri ya da bu süreçlerin hiçbirisi bırakın iddianameyi kaleme bile alınacak işler değil. Bu manada açıkçası meselenin yargıda bu işlerin altına imza atan insanlar olmadığını biliyorum. Beni siyasette devre dışı bırakma çabası gösteren kişinin adı da belli sayın cumhurbaşkanı. Bu konuda 2*19’dan bu yana cumhurbaşkanı bu hamleleri birkaç kez daha denemiştir, normalleştirmiştir. Aynen 2029^da YSK’yı etki altında tutmak adına sen 13 bin oyla İstanbul’da seçimi kazandığını mı zannediyorsun diyecek kadar ve o günden bugüne muhtelif konuşmalarıyla Türkiye demokrasisini, yargı sistemini zedelemiş, kötü etkilemiştir ve iş bu günlere gelmiştir. Hâlâ mücadelesini bu alanda sürdürüyor. Bakın ben buradayım. Kaybetmenin bile mertliği yaşanır bu minderde. Demokrasi de öyle bir şeydir. Seçim kazanılabilri kaybedilebilir. mertliğe davet ettim defalarca ama tercih başka. bir de heybeden bahseden kendileri heybedeki turplardan bahseden kendileri bu süreçlerin tamamını n savcılığına savunan kendileri ama sonra da beni ilgilendirmiyor bu yargının işi diyecek kadar da sürece dair talihsiz açıklamalar yapan da kendisi. Mertliğe davet etiğim kişi, ve bugün 25 yıla yakın hapis cezasıyla yargılanan ve aynı zamanda 5 kez siyasi yasak getirilmeye çalışan kişi olarak ben diyorum ki tüm bunların arkasında Sayın Cumhurbaşkanı var. Ben demiyorum kendi diyor. Gizlilik kararı olan mahkeme süreçlerinin her bir dosyasını bildiğini kendi iddia ediyor. Heybedeki turplardan kendisi bahsediyor, ceza almalı diyor insanları tehdit ediyor. Sanatçıyı iş insanı kimse konuşmasın istiyor. Böyle bir şey olabilir mi! İstediğimiz şu mertlik, mertliğin yeri de sandık. Sandığa gidilir, oy kullanılır, millet kimi tercih ediyorsa o koltuğu alır, o işin sorumluluğun hakkını verir. Doğup büyüyüp yetiştiği mertliğin simgesi olan semtinin Kasımpaşa’nın adına yakışır davranmaya davet ediyorum cumhurbaşkanını. Biz mertçe mücadeleye hazırız.
5 gazeteci için istenilen cezalar belli oldu
"Bu ülkenin geleceğine yazık"
Partiye bile göz koymuş durumdalar. Bütün bu süreçleri milletimizin demokrasi aşkıyla adalette ve vicdana olan tutuklusuyla, ben milletimizin adalet duygusuna hala inanıyorum, arkamda duyduğum en büyük gücün de 86 milyon insanımızın o duygularıdır. Bu bağlamda iddianame, ve yazılanlar hiç umurumda değil. Vız gelir tırıs gider.
Bahsi geçen 4 gazeteci dostumuza da geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Bu ülkenin geleceğine yazık. Sakın milletimize ekonomiyle sosyal refahla ilgili cümleler kurmasınlar, bütün sorunları kendileridir. Böyle tutum aldıkları sürece ülkemizin düze çıkması mümkün değildir. Kendisini aldatmasın. Milletimizin geleceğine yazık ediyorsunuz.
Aday olacak mı?
Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye demokrasi tarihine geçecek büyük bir demokrasi devrimini gerçekleştiriyor. Az önce söylediğim hukuksuz müdahalelerin arttığı bir dönemde, CHP en güçlü demokrasiyi tabana yayarak karar alma sürecini ortaya koymuştur. Diyor ki; cumhurbaşkanı adayımızı şimdiden belirliyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ve diğer belediyelerimize yapılan saldırılara karşı, üyelerimizi ve yeni üye olacak dostlarımızı, gençlerimizi ve özellikle kadınları sürece dahil olmaya davet ediyorum. 28 Şubat’a kadar sürecek olan üyelik kampanyamıza katılmalarını bekliyorum. Sandığın meşruiyetinin en büyük sahibi gençlerdir ve onları söz sahibi olmaya çağırıyorum. Partimiz, üyelerimizin oylarıyla büyük bir katılımla Cumhurbaşkanı adayını belirleyecek. Bu bir demokrasi devrimidir! Türkiye’de ve dünyada benzeri çok azdır. Bu cesur adımı atan Genel Başkanımıza ve tüm parti yönetimimize teşekkür ediyorum.
“Şu anda partimizin belirlediği süreç başlamıştır”
Bu büyük bir başlangıçtır. Az önce yapılan o bireysel müdahale diye anlattığım o mert olmayan namertlik olan tutum ve tavırların tamamının yok edileceği sürecin güçlü bir başlangıç sürecidir.
Şu anda partimizin belirlediği süreç başlamıştır. Bu hafta Cumhurbaşkanlığı aday adaylığı başvurularının yapılması gereken hafta. Türkiye Büyük Millet Meclisi grubumuzdaki milletvekillerimizin desteği, sürecin gidişatını belirleyecek. Benim durumumu ortadadır ama milletimizin takdiri ve ebetteki parti üyelerimizin onayı, TBMM grubunda olan kıymetli milletvekillerimizin sürece dair tespitleri sürece dair yol haritamızı çizecektir.
Şaibeli kurultay ve ön seçim açıklaması
“Basiretsiz etik olmayan, zemini tamamen çürük, hiçbir sözün hiçbir tavrını muhatap almadım almam. Pırlanta gibi tertemiz yarışmacı bir kurultay geçmiştir. Kavgalar çıkacak dedikleri ortam tamamen centilmence giden bir seçimde, yani toz değecek bir an yaşanmamış bir kurultayın 1.5 sene sonra uydurma laflarla kendine iş arayanlar boşta kalmış insanlardır." (Haber Merkezi)